Aşık Veysel - Uzun İnce Bir Yoldayım Sözleri ve Şarkı Analizi

 Aşık Veysel - Uzun İnce Bir Yoldayım Sözleri ve Şarkı Analizi


Uzun ince bir yoldayım

Gidiyorum gündüz gece

Bilmiyorum ne haldeyim

Gidiyorum gündüz gece.



Dünyaya geldiğim anda

Yürüdüm ayni zamanda

İki kapılı bir handa

Gidiyorum gündüz gece.



Uykuda dahi yürüyom

Kalmaya sebeb arıyom

Gidenleri ben görüyom

Gidiyorum gündüz gece.



Kırkdokuz yıl bu yollarda

Ovada, dağda, çöllerde

Düşmüşüm gurbet ellerde

Gidiyorum gündüz gece.



Düşünülürse derince

Irak, görünür görünce

Yol bir dakka miktarınca

Gidiyorum gündüz gece.



Şaşar Veysel işbu hâle

Gâh ağlaya, gâhi güle

Yetişmek için menzile

Gidiyorum gündüz gece.


Şarkı Analizi:

Şarkının başlangıcı "Uzun ince bir yoldayım, gidiyorum gündüz gece" cümlesiyle başlar. Bu cümle, şarkının ana temasını ve yolculuğun sürekli devam ettiğini vurgular. Şarkının gelişimi boyunca, şarkıcının ne halde olduğunu bilmediği ve dünyaya geldiği anda yürümeye başladığı anlatılır. Şarkıda ayrıca uyku sırasında bile yürüdüğü ve gidenleri gördüğü ifade edilir.


Şarkının sonucunda, şarkıcının kırk dokuz yıl boyunca bu yollarda dolaştığı, gurbet ellerde düştüğü ve yolculuğunun hâlâ devam ettiği belirtilir. Veysel, şarkının sonunda şaşkınlığını ifade eder, bazen ağladığını bazen güldüğünü söyler ve menzile yetişmek için yola devam ettiğini ifade eder.


Şarkının ana teması, hayatın bir yolculuk olduğu ve bu yolculuğun sürekli devam ettiği fikridir. Şarkıda geçen "uzun ince bir yol" metaforu, hayatın uzun ve zorlu bir yolculuk olduğunu ifade ederken, "gidiyorum gündüz gece" ifadesi sürekli hareket halinde olmayı ve hiç durmadan ilerlemeyi temsil eder.


Şarkıda geçen imgeler ve metaforlar arasında "iki kapılı bir handa kalmak" ifadesi, hayatın seçeneklerle dolu olduğunu ve insanın bu seçenekler arasında tercih yapmak zorunda olduğunu anlatır. "Ovada, dağda, çöllerde düşmek" ifadesi ise yaşamın farklı zorluklarla dolu olduğunu ve bu zorluklara rağmen yolculuğun devam ettiğini anlatır. Ayrıca "gurbet eller" ifadesi de yabancı topraklarda yaşanan zorlukları ve yabancılık duygusunu ifade eder.


Şarkının anlatı tekniği genellikle birinci tekil şahıs tarafından kullanılır. Ayrıca şarkıda tekrarlar ve sade bir dil kullanımı bulunur.


Genel olarak şarkının mesajı, hayatın zorluklarla dolu bir yolculuk olduğu ve bu yolculuğun sürekli devam ettiği fikrini aktarmaktır. Şarkının sözleriyle, insanın sürekli hareket halinde olması, seçimler yapması ve zorluklara rağmen ilerlemesi gerektiği vurgulanır. Şarkı aynı zamanda hayatın geçici olduğunu ve insanın kendisini bulmaya ve amaçlarına ulaşmaya çalışırken zamanın hızla geçtiğini de ifade eder.


Aşık Veysel kimdir?


Aşık Veysel (1884-1973), Türk halk ozanı ve saz şairidir. Gerçek adıyla Veysel Şatıroğlu olan Aşık Veysel, Sivas'ın Şarkışla ilçesine bağlı Sivrialan köyünde doğmuştur. Küçük yaşta çocuk felci geçirmesi sonucu görme yetisini kaybeden Aşık Veysel, yaşamının büyük bir kısmını köyünde geçirmiştir.


Aşık Veysel, Türk halk müziğinin en önemli isimlerinden biridir. Kendine özgü sazıyla ve derin duyguları ifade eden sözleriyle tanınır. Birçok halk türküsü, ağıt ve destanıyla Türk halk kültürüne değerli eserler bırakmıştır. Eserlerinde genellikle doğa, aşk, ayrılık gibi temaları işlemiştir.


Yaşamı boyunca köyünde sade bir hayat süren Aşık Veysel, müzik yeteneğiyle tanınmasının ardından birçok yerde konserler vermiş ve plaklar kaydetmiştir. 1953 yılında Türkiye'nin ilk profesyonel halk ozanlarından biri olarak İstanbul'a davet edilmiş ve burada büyük bir ilgi görmüştür. Aşık Veysel, Türk halk müziği geleneğini yaşatmış ve birçok sanatçı üzerinde etkili olmuştur.


Aşık Veysel'in en bilinen eserlerinden bazıları "Uzun İnce Bir Yoldayım", "Kara Toprak", "Dostlar Beni Hatırlasın", gibi türkülerdir. Kendisi, halk ozanı kimliğiyle Türk kültürünün önemli bir simgesi haline gelmiştir. Aşık Veysel'in ölümünden sonra da eserleri ve etkisi hâlâ yaşamaktadır ve Türk halk müziği repertuvarının vazgeçilmez bir parçası olarak kabul edilmektedir.

SON 7 GÜN POPÜLER ŞARKILAR